Kısa Uykunun Riskleri Nelerdir?
Makalede Neler Var
Yoğun iş temposuna ayak uydurmak, özel hayatımıza daha çok zaman ayırmak adına uykumuzdan fedakarlık yapmamız; iş performansımızı yükseltmek ya da kendimizi mutlu hissetmemizi sağlamak bir yana gün boyu kendimizi daha sinirli, agresif, depresyonda hissetmemize ve işimize yeterince odaklanamamamıza yol açıyor.
Uyku üzerine yapılan pek çok bilimsel çalışma, kısa uyku sürelerinin bilişsel, ruhsal ve fiziksel sağlığımızı olumsuz etkilediğini, ikili ilişkilerimizde başarısızlığı beraberinde getirdiğini, hatta bizi depresyon ve anksiyete gibi ruhsal sağlık sorunlarına daha meyilli hale getirdiğini adeta gözler önüne seriyor.
Kısacası daha çok uyanık kalmak, zamanımızı uyumak yerine işimizle ilgilenerek ya da sosyal aktivitelere katılarak geçirmek adına kısa süreli uyku alışkanlığı edinmemiz; fiziksel, ruhsal, bilişsel sağlığımızı negatif yönde etkilemenin yanı sıra sosyal yaşantımızı adeta çekilmez bir hale getirebiliyor.
Peki, yetersiz uyumanın zararları neler? Kısa uyku hangi sağlık sorunlarını tetikliyor?
Kısa Uyumanın Riskleri:
Yetersiz uykunun ve kronikleşen uyku borcunun olası risklerini aşağıdaki şekilde sıralayabilmemiz mümkün:
● Erken ölüme yol açıyor
Kısa uyku üzerine yapılan çalışmalar, kısa süreli uyuyan kişilerin yeterli miktarda uyuyanlara göre daha erken yaşlarda hayatını kaybettiğini kanıtlıyor.
Geceleri 5-6 saatlik uyku ile yetinen yetişkinler, 7-8 saat uyuyanlara göre hipertansiyon ve diyabete daha kolay bir şekilde yakalanıyor.
Yapılan çalışmalar, erken ölüm riskinin erkeklerde kadınlara nazaran daha fazla olduğunu da gösteriyor.
Özellikle kısa uyku süreleri yüzünden uykusuz kalan kişilerde depresyon ve obeziteye de sıklıkla rastlanıyor.
Bununla birlikte yapılan çalışmalar; alkol ve sigara gibi kötü alışkanlığı bulunan kişilerde erken ölüm riskinin kat ve kat arttığını da gösteriyor.
Kısa uykunun zararları arasında bağışıklık sistemini zayıflatması ve kişiyi hastalıklara karşı daha meyilli bir hale getirmesi de bulunuyor.
● Pek çok sağlık sorununu beraberinde getiriyor
Uyku bilimciler tarafından yapılan araştırmalar, uykusuzluk ile hipertansiyon arasında sıkı bir ilişkinin bulunduğunu gösteriyor.
30-45 yaş aralığındaki yetişkinlerle birlikte yapılan bilimsel çalışmalar, kısa uyuyan yetişkinlerin yüksek tansiyon, yüksek vücut kitle indeksi ve kolesterolün bir arada yer aldığı bir hastalık olan ‘metabolik sendroma’ yakalanma ihtimallerinin oldukça yüksek olduğunu vurguluyor.
Kısa uyku süresi; yetişkin ve yaşlı bireylerde bilişsel birtakım sorunları da tetikliyor.
Kişide odaklanamama, unutkanlık, Alzheimer, Parkinson vb. hastalıklar baş gösterebiliyor.
Kısa süreli uyuyan kişilerde açlık hormonlarının daha fazla salgılanması, onları gün boyu daha çok karbonhidratlı, şekerli ve yağlı besinler ve içecekler tüketmeye yönlendiriliyor.
Bu durum, kronikleştiğinde ise kişide obezite ve tip2 diyabet gelişimi görülebiliyor.
Üstelik yetişkinlerin yanı sıra okul öncesi dönemdeki çocuklar da gelecekte obeziteye yakalanma riski altında bulunuyor.
2010 yılında yayınlanan ‘Sleep’ dergisindeki bir araştırmaya göre günlük 6-8 saat uyuma alışkanlığının kişilerin sağlığına negatif yönde herhangi bir etkisi bulunmuyor.
Ancak günde 5 saatten az ya da 9 saatten daha fazla uyuyan bireyler, genellikle erken yaşta hayatını kaybedebiliyor.
● Beyne zarar veriyor
Kısa uyku süreleri, beyin hücrelerinin erken yaşlanmasına ve ölmesine neden olarak, beyne zarar veriyor.
Nörotransmitlerde işlev kaybına yol açarak, kişinin olaylara daha karamsar ve negatif bir şekilde yaklaşmasına yani hayata karşı pesimist bir tavır takınmasına öncülük ediyor.
Öyle ki birçok uyku bilimciye göre kronikleşen kısa uyku süresi kişide akıl hastalığı gelişimine aracılık edebiliyor.
Kısa süreli uyku, kişinin beyninde ‘olumsuz düşünme ve karamsarlığın’ yer edinmesini destekleyerek, depresyonun yanı sıra anksiyete, paranoya, stres gelişimine de zemin hazırlıyor.
Bilimsel çalışmalarda yararlanılan MR görüntüleme testleri; bir önceki gece yetersiz uyuyan kişilerin beyinlerinin sorun çözme, hafıza ve karar alma ile ilişkili ön ve arka loblarının gün içerisinde daha az aktif olduğunu gösteriyor.
Beynin daha az çalışması; öğrencilerin okul hayatında başarı oranlarını düşürürken, yetişkinlerin de iş performanslarını azaltıcı etki gösteriyor.
● Çocuklarda obezite ve depresyon riskini yükseltiyor
Vücut organlarımızın yenilenmesi ve kendini restore etmesi için oldukça gerekli olan uyku esnasında çocuklarda ve yetişkinlerde büyüme hormonu salgılanıyor.
Böylelikle çocukların zihinsel, fiziksel ve ruhsal gelişimleri eksiksiz bir şekilde tamamlanmış oluyor.
Ancak çocuklarda kısa süreli uyku; hafızanın yeterince güçlü olmaması, öğrenme yeteneğinin gelişmemesi, obezite hatta depresyon gibi kalıcı bazı sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
Bu konuda anne ve babaların dikkatli davranmaları, çocuklarının günde en az 9 saat uyuduğundan emin olmaları gerekiyor.
UYARI:
Yetersiz yani kısa süreli uyku, bazen de insomniaya işaret edebiliyor.
Son zamanlarda uyku sürenizin azaldığını düşünüyorsanız, bir uzmana görünerek, sizde insomnia yani uyuyamama hastalığı olup olmadığını öğrenmeyi unutmamalısınız!Aksi halde bazı kalıcı sağlık sorunlarına maruz kalabilir, yaşam kalitenizde ciddi anlamda düşüş ile karşılaşabilirsiniz.
İnsomnia Nedir? Neden Olur?
Uykuya dalmada zorluk çekme, uyuyamama olarak tanımlanan insomnia; toplumda sıklıkla rastlanan uyku bozukluklarından biri olarak ön plana çıkıyor.
Kronikleştiğinde oldukça tehlikeli olabilen insomnia; genellikle fiziksel, zihinsel ya da ruhsal bazı problemlerden kaynaklanıyor.
İnsomnia nedenlerini aşağıdaki şekilde sıralayabilmemiz mümkün:
● Kızartma, et ve yağlı yiyeceklerin özellikle akşam saatlerinde aşırı miktarda tüketimi
● Ayrılık, boşanma, işsizlik, geçim sorunu, mali sorunlar vb. kişinin ruh halini olumsuz yönde etkileyebilen bazı faktörler
● Stres
● Reflü vb. birtakım sindirim sistemi sorunları
● Düzenli kafein ve alkol tüketimi
● Vardiyalı çalışma saatleri
● Huzursuz bacak sendromu
● Kas ve eklem ağrıları
● Antidepresan ve kortikosteorid vb. birtakım ilaçların düzenli kullanımı
● Uyku apnesi
● Aşırı terleme, sıcaklık vb. menapoz belirtileri Bazı ilaçların yan etkisi olarak da gözlemlenebilen insomniadan nasıl korunabileceğinize dair doktorunuza danışabilir, doktorunuzun önerdiği uyku haplarını kullanabilirsiniz.
Bununla birlikte kişiyi sakinleştiren ve uyumayı kolaylaştıran kediotu, papatya vb. bitkisel çayları tüketebilirsiniz.
İnsomnia Belirtileri:
Akut(geçiçi) ve kronik(kalıcı) insomnia olacak şekilde 2 sınıfta ele alınan uyuyamama hastalığı belirtilerini aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz:
● Stres
● Anksiyete
● Konsantre olmada zorlanma
● Uykuya dalarken zorluk çekme
● Karamsar ve depresif ruh hali
● Gün içinde uyuklama
● Yorgunluk
● İş ve okul performansında düşüklük
● Uykuda kalmada zorluk çekmeYukarıdaki belirtilerden en az birkaçı sizde mevcutsa bir uzmana görünerek, tedavi olabilirsiniz.
İnsomniadan Korunma Yöntemleri
İnsomnianın doğal tedavisinde aşağıdaki yöntemlerden de yararlanabilirsiniz.
● Gün içerisinde çay, kahve, kola, çikolata, enerji içeceği vb.
● kafeinli içecek tüketiminden kaçının.
● Sessiz, karanlık ve havalandırılmış bir odada uyuyun.
● Gün içerisinde kestirmemeye çalışın.
● Gündüz uykusunun gece uykusunun kalitesini düşürdüğünü unutmayın!
● Yatağa girmeden önce kafanızı boşaltmayı deneyin.
● Bu noktada kitap okuyabilir, resim yapabilir ya da sevdiğiniz bir müziği dinleyebilirsiniz.
● Yatağa çok aç ya da çok tok girmeyin.
● Yatmadan en az 3-4 saat önce yemek yemeyi kesin.
● Yatak odanızı yalnızca uyku için kullanın.
● Örneğin odanızda televizyon izlemeyin.
● Uykunuzu düzene sokabilmek adına ne kadar az uyursanız uyuyun, sabah erken kalkın.
● Stresinizle mücadele aşamasında yoga, meditasyon vb. aktivitelerden yararlanın.
● Düzenli olarak egzersiz yapın.
● Uykusuzluğa kullandığınız bazı ilaçların neden olduğunu düşünüyorsanız; doktorunuza danışarak, ona durumu anlatın.